Seo Paketleri
Menu

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “İstanbul'da kanalizasyonlarda antidepresan ölçülebilir hale geldi."

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof.

GİRİŞ: 20 Ekim 2025 - 18:26
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “İstanbul'da kanalizasyonlarda antidepresan ölçülebilir hale geldi."
Fotoğraf : BEYAZ

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, başarı başarısızlık konusunu değerlendirdi.

Başarı teorilerinde üç temel yaklaşım var

Başarı teorilerinde üç temel yaklaşımın öne çıktığını dile getiren Prof. Dr. Tarhan, “Birincisi, ‘Bir hedefim var, ona ulaştım, başarılıyım’ düşüncesine dayanır. Bu yaklaşım özellikle Batı felsefesinde, mükemmeliyetçilik, ödül odaklılık ve rekabet ortamı çerçevesinde değerlendirilir. İkincisi, anlam odaklı başarı anlayışıdır. Burada kişinin haz değil, anlam odaklı bir yaşam felsefesi vardır. Uzun vadeli bir hedef belirler ve bu hedefe ulaşma sürecinde gösterdiği çaba başarı olarak tanımlanır. Üçüncüsü ise transandantal başarı anlayışıdır. Bu yaklaşımda başarı, yalnızca kişinin kendi hedeflerine ulaşması veya geleceğine yatırım yapmasıyla sınırlı değildir; topluma sunduğu katkı, kendini aşabilmesi ve değer üretmesi de başarı kapsamında değerlendirilir. Bu üç yaklaşım bir arada düşünüldüğünde çok boyutlu başarı kavramı ortaya çıkar.” dedi.

Sosyal medyanın etkisiyle başarı anlayışı da değişti

Günümüzde ise özellikle sosyal medyanın etkisiyle, klasik başarı anlayışının rekabetçi yapısının farklı bir yöne evrildiğini kaydeden Prof. Dr. Tarhan, “Fiziksel görünüm, maddi zenginlik, yüksek takipçi sayısı veya fazla beğeni almak gibi ölçütler ‘başarı’ olarak sunulmaktadır. Bu durum, bazı araştırmacılar tarafından toksik başarı kültürü ya da başarı pornosu olarak adlandırılmaktadır. Adeta bir ‘başarı şehveti’ şeklinde, dışsal onay peşinde koşma eğilimi yaygınlaşmıştır. Ancak bu tür bir yaklaşımın, uzun vadede bireyleri tatmin etmediği görülmektedir.” diye konuştu.

Prof. Dr. Tarhan, bu kültürün insan beyninin biyolojik zaaflarını kullandığını ve dopamin odaklı, hazza dayalı bir başarı anlayışı yarattığını ifade ederek, dış onaya bağımlılığın tehlikeli olduğunu, alkış kesildiğinde yaşanan çöküşe dikkat çekti.

Bazı kişisel gelişim teknikleri var, çok zarar veriyor

Gerçek başarının kişinin kendisiyle yüzleşmesinden geçtiğini belirten Prof. Dr. Tarhan, “Bazı kişisel gelişim teknikleri var, çok zarar veriyor. ‘Senin eşin benzerin yok. Sen en iyisin! Başarı vardır, başarısızlık yoktur, sonuçlar vardır.’ Böyle egoyu şişiriyorlar. Ondan sonra iş yerine gidiyor, kimseyi beğenmiyor. Eşine gidiyor, eşini eleştiriyor. ‘Benim kıymetimi anlayamadılar,’ ‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun?’ gibi. Bu çağda da özellikle insanların şu anda en büyük organları egoları olmuş.” ifadesinde bulundu.

Prof. Dr. Tarhan, onayın ve takdirin "marifet iltifata tabidir" sözünde olduğu gibi teşvik edici bir rolü olduğunu ancak bunun bir ego tatmin aracına dönüştürülmemesi gerektiğini vurguladı. Sağlıklı başarı anlayışını ise bir yolculuk olarak tanımlayan Prof. Dr. Tarhan, “Başarı sonuç değil, süreçtir. Yolda olmaktır başarı. Yolda olan kişi, hedefe ulaşmak değil, yolda olmaktır. Bu şekilde düşünürse bir kimse, bugün merdiven çıkarken, ‘Bugün bir basamakla başarılı oldum ama önümde çok basamaklar var!’ der.” diye konuştu.

Prof. Dr. Tarhan, son olarak dış ödüle bağımlı olmak yerine, kişinin kendi gelişimini takip ettiği "iç ödül" mekanizmasını çalıştırmasının önemine değinerek, "Bir hafta öncesine göre şunları başardım diyebilmek" gibi öz şefkat odaklı yaklaşımların daha kalıcı bir mutluluk ve başarı getireceğini belirtti.

Başarı bir sonuç değil, süreklilik gerektiren bir yolculuk

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, günümüzün kıyasa dayalı başarı anlayışını eleştirerek, gerçek başarının dışsal alkışlara ve rüzgâra ihtiyaç duymayan "buharlı gemi" gibi içsel motivasyonla hareket etmek olduğunu söyledi.

Başarının bir sonuç değil, süreklilik gerektiren bir yolculuk olduğunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, dış onaya bağımlı motivasyonun tehlikelerine dikkat çekti. Prof. Dr. Tarhan, “İki türlü gemi vardır: Bir yelkenli gemi, bir de buharlı gemi. Buharlı geminin rüzgâra ihtiyacı yoktur. İnsan buharlı gemi gibi olacak. Yelkenli gemi olsa hep dış nedene bağlısın, rüzgarla, alkışla beslenirsin. Eğer motivasyonu içten bulursa, hiçbir şey seni engelleyemez.” şeklinde konuştu.

Derin ilişki kurabilmek de başarıdır

Prof. Dr. Tarhan, yüzeysel ilişkilerin hakim olduğu bu çağda, başarının en önemli tanımlarından birinin de anlamlı ve derin bağlar kurabilme yeteneği olduğunu ifade etti. Bu tür ilişkilerin yalnızlık duygusunu giderdiğini ve bunun başlı başına bir başarı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tarhan, “Derin ilişki kurabilmek de başarıdır. Şu an bu çağda yüzeysel ilişkiler var, derin ilişki kuramıyor insanlar. O derin ilişki insanda yalnızlık duygusunu gideriyor. Bakıyoruz birçok problemin, gençlerin yanlış davranışının arkasında ‘benim farkıma var’ davranışı var. Beni gör, bana değer ver davranışı var. Duygusal bağ kuran kişiler yalnızlık hissetmez ki.” dedi.

Sürekli görünür olmanın ve parmakla gösterilmenin başarı olarak algılanmasının getirdiği risklere de değinen Prof. Dr. Tarhan, “Parmakla gösteriliyor olmak bir insanın hayatında kayalıklarda yürümeye benziyor. Düştüğün zaman bir tarafını kırarsın. Ovada yürümek kolaydır. Ortalama bir insan olmak, ovada yürümek gibidir. Düşsen bile kalkarsın, ama kayaların üzerinde yürürken bir hatayla bir anda karizman çizilir. Bu da risk oluşturur.” ifadesinde bulundu.

Akıllı kişiler uzun vadeli ödülleri düşünür

Başarı arayışının arkasındaki nörolojik mekanizmalara da değinen Prof. Dr. Tarhan, “İki türlü ödül var: Biri peşin ödüller, bir de uzun vadeli ödüller. Akıllı kişiler uzun vadeli ödülleri düşünerek beynindeki ödül merkezini öyle kullanır. Bu, serotonin odaklı sistemdir; fikir, ideal, anlam peşinde koşar. Dopamin odaklı beyin ise anlık ödüllerle yaşar. Biri bitince tekrar başlar. Bu, haz odaklıdır ve sürdürülebilir değildir.” şeklinde konuştu.

Herkesin kendi başarı tanımını yapması gerektiğini belirten Prof. Dr. Tarhan, “Keşke ve acabalarla uğraşmak yerine, ‘Ne yapabilirim?’ odaklı olmak gerekiyor. Ve ikinci hemen şu soruyu sor: ‘Nereden başlamalıyım?’ Bir yerden başlamalıyım. Başarı da böyle yapmak gerekiyor. Elmayı kocaman ağzına yutmaya çalışırsan yutamazsın, parçalara ayırırsın.” diye konuştu.

Gerçek başarının başarısızlıklardan ders çıkarmak

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, modern başarı anlayışının insanları kronik strese sokarak antidepresan kullanımını patlattığını belirterek, gerçek başarının başarısızlıklardan ders çıkarmak ve psikolojik esneklik kazanmak olduğunu söyledi.

Öfke anında soğukkanlı kalabilmenin başarı yolundaki en önemli yeteneklerden biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bu duygunun manipülatif kişiler tarafından bir silah olarak kullanılabileceğine dikkat çekti.

Prof. Dr. Tarhan, “Bazı insanlar öfkelendirir, başarısız hissettirir ve onun üzerine, ‘Sen zaten böylesin, bak. Hiçbir şeyi başaramıyorsun. Ben olmasam sen hiçsin!’ der, o kişiyi esir alır, köleleştirir. Toksik kişiler yapar bunu. Toksik üçlü dediğimiz bu kişilerde empati yoksunluğu vardır, egolarını çok üstün görürler, eleştiriye kapalıdırlar ve hedefe ulaşmak için her şey serbest derler.” dedi.

Günümüzün "daha çok şeye sahip olma" odaklı başarı kültürünün insanları kronik strese soktuğunu ve bunun bedelinin ruh sağlığıyla ödendiğini söyleyen Prof. Dr. Tarhan, “Toksik başarı öğretisi yapan modernizm, ‘mükemmel olmalısın, hep alkışlanmalısın’ diyor. Bu, kronik strese sebep oldu. Şu an New York'ta, İstanbul'da da öyle, kanalizasyonlarda antidepresan ölçülebilir hale geldi. Neden insanlar bu kadar antidepresan alıyor? Eğer yaşam felsefesi değişmezse 2030'larda antidepresan satışı daha çok olacak. Burada bir şeyler yanlış gidiyor demektir.” ifadesinde bulundu.

İnsanın kendisiyle yüzleşmesi…

İnsanın kendisiyle yüzleşmesinin çok büyük bir özgüven işareti olduğunu ve en büyük özgüven ölçüsünün de insanın kendini sorgulaması, kendisini, üçüncü bir kişi gibi, "Benim güçlü yönüm bu, zayıf yönüm bu. Bu olayda bu hata oldu. Bu bana ne öğretti?" diyebilmesi olduğunu anlatan Prof. Dr. Tarhan, “Bu bir olgunlaşma işaretidir. Bu insanın kişilik olgunluğuyla bilgeleşmesidir. Bunu uygulaması kolay değil ama en azından bu yolda olmak gerekiyor. Başarısızlıklardan ders alabilmek sadece mesela… Akademik başarı alanında değil sadece, hayat başarısı alanında da öyle.” diye konuştu.

Evliliğin bitmesini bir "başarısızlık" olarak görmenin yanlış olduğunu belirten Prof. Dr. Tarhan, "Ayrılmak bir seçenek değil, bir sonuçtur." dedi

Başarısızlıklar karşısında savunmaya geçmenin insani bir refleks olduğunu Nasreddin Hoca'nın "Eşekten düşünce zaten inecektim!" fıkrasıyla anlatan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, olgunlaşmanın ve bilgeleşmenin yolunun öz eleştiriden geçtiğini belirtti.

Empati kelimesinin kültürel kodlarımızdaki karşılığı "insaf"

Hayat başarısında duygusal zekanın önemine dikkat çeken Prof. Dr. Tarhan, empati kelimesinin kültürel kodlarımızdaki en doğru karşılığının "insaf" olduğunu söyledi. Kelimenin kökenine inerek derin bir analiz sunan Prof. Dr. Tarhan, “Empatiyi ifade eden en güzel kelime insaf kelimesidir. İnsaf kelimesi Arapça ‘nısf’ kökünden geliyor. ‘Nısf’ da yarı demek. Yani elmanın yarısı gibi. İlişkilerde sadece kendi yarından bakma, ‘İnsaflı ol. Diğer tarafın yarısından da bak!’ gibi. İnsaf kelimesi aslında olayları empatik, büyük resmi görerek ele alabilmektir.” şeklinde konuştu.

Zorluklar karşısında yıkılmamanın sırrının "psikolojik dayanıklılık"

Başarısızlıklar ve zorluklar karşısında yıkılmamanın sırrının "psikolojik dayanıklılık" olduğunu belirten Prof. Dr. Tarhan, bu kavram için "psikolojik elastikiyet" tanımını önerdi.

Düşünce katılığı olan kişilerin aksine, esnek zihinlerin olaylardan ders çıkararak güçlendiğini ifade eden Prof. Dr. Tarhan, “Psikolojik dayanıklılığın karşılığı aslında psikolojik esnekliktir. Kişi olay karşısında esner, bir şey öğrenir, tekrar eski haline gelir. Engelsiz sorunsuz bir yakın ilişki olmaz, muhakkak olacak. Olduktan sonra burada bunun ‘yüzde kaçından ben sorumluyum, yüzde kaçından karşı taraf sorumlu?’ diyecek ve gerekiyorsa hata yaptıysa özür dilemeyi bilebilecek.” ifadesinde bulundu.

Gerçek mutluluğun dış koşullara bağlı olmadığını, "otantik mutluluk" olarak tanımlanan bu durumun bir içsel olgunluk hali olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tarhan, “Otantik mutluluk, cezaevinde de olsa mutlu olabilmektir. Sarayda da olsa şımarmamaktır. Her ortamda mutlu olmayı başaran, dört mevsim açan çiçekler var ya, onun gibidir.” dedi.

Başarısızlığı bir tehdit olarak değil, "gelişme fırsatı" olarak görmenin önemine işaret ederek, “Birçok kimse başarısızlık korkusu nedeniyle başarı yolunda ilerleyemiyor. Başarısızlık korkusu olan kişiler başkasını kolayca suçluyor. Eleştiriye kapalı kişiler de böyle. Problem çözme becerisi olan bir kişiler başarısızlığı da çözer ve bir şeyler öğrenir.” şeklinde konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı : BEYAZ

BENZER HABERLER

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir

PUAN DURUMU
O AV P
1 Galatasaray Galatasaray 12 25 29
2 Fenerbahçe Fenerbahçe 12 25 28
3 Trabzonspor Trabzonspor 12 18 25
4 Samsunspor Samsunspor 12 18 23
5 Göztepe Göztepe 12 15 22
6 Beşiktaş Beşiktaş 12 21 20
7 Gaziantep FK Gaziantep FK 12 17 19
8 Alanyaspor Alanyaspor 12 12 15
Tamamını Göster
15 Kasımpaşa Kasımpaşa 12 11 10
16 Kayserispor Kayserispor 12 13 9
17 Eyüpspor Eyüpspor 12 6 8
18 Karagümrük Karagümrük 12 12 7
O AV P
1 Bodrum FK Bodrum FK 13 32 27
2 Pendikspor Pendikspor 13 26 26
3 Amed Sportif Amed Sportif 13 30 26
4 Esenler Erokspor Esenler Erokspor 13 32 25
5 Arca Çorum FK Arca Çorum FK 13 23 25
6 Erzurumspor Erzurumspor 13 23 23
7 Vanspor FK Vanspor FK 13 18 20
8 Bandırmaspor Bandırmaspor 13 17 20
Tamamını Göster
17 Ümraniye Ümraniye 13 8 11
18 Manisa FK Manisa FK 13 16 10
19 Hatayspor Hatayspor 13 12 4
20 A.Demirspor A.Demirspor 13 8 -17
O AV P
1 Arsenal Arsenal 11 20 26
2 M.City M.City 11 23 22
3 Chelsea Chelsea 11 21 20
4 Sunderland Sunderland 11 14 19
5 Tottenham Tottenham 11 19 18
6 Aston Villa Aston Villa 11 13 18
7 M. United M. United 11 19 18
8 Liverpool Liverpool 11 18 18
Tamamını Göster
17 Burnley Burnley 11 14 10
18 West Ham United West Ham United 11 13 10
19 N. Forest N. Forest 11 10 9
20 Wolves Wolves 11 7 2
O AV P
1 Bayern Munih Bayern Munih 10 35 28
2 RB Leipzig RB Leipzig 10 20 22
3 B. Dortmund B. Dortmund 10 16 21
4 VfB Stuttgart VfB Stuttgart 10 17 21
5 Leverkusen Leverkusen 10 24 20
6 Hoffenheim Hoffenheim 10 21 19
7 E. Frankfurt E. Frankfurt 10 23 17
8 Werder Bremen Werder Bremen 10 15 15
Tamamını Göster
15 Augsburg Augsburg 10 14 7
16 St. Pauli St. Pauli 10 9 7
17 Mainz 05 Mainz 05 10 10 5
18 FC Heidenheim FC Heidenheim 10 8 5
O AV P
1 Real Madrid Real Madrid 12 26 31
2 Barcelona Barcelona 12 32 28
3 Villarreal Villarreal 12 24 26
4 Atletico Madrid Atletico Madrid 12 24 25
5 Real Betis Real Betis 12 19 20
6 Espanyol Espanyol 12 15 18
7 Athletic Bilbao Athletic Bilbao 12 12 17
8 Getafe Getafe 12 12 17
Tamamını Göster
17 Valencia Valencia 12 11 10
18 Girona Girona 12 11 10
19 Levante Levante 12 16 9
20 Real Oviedo Real Oviedo 12 7 8
O AV P
1 Inter Inter 11 26 24
2 Roma Roma 11 12 24
3 AC Milan AC Milan 11 17 22
4 SSC Napoli SSC Napoli 11 16 22
5 Bologna Bologna 11 18 21
6 Juventus Juventus 11 14 19
7 Como Como 11 12 18
8 Sassuolo Sassuolo 11 14 16
Tamamını Göster
17 Parma Parma 11 7 8
18 Genoa Genoa 11 8 7
19 Verona Verona 11 6 6
20 Fiorentina Fiorentina 11 9 5
O AV P
1 PSG PSG 12 24 27
2 Marsilya Marsilya 12 28 25
3 Lens Lens 12 21 25
4 Strasbourg Strasbourg 12 24 22
5 Lille Lille 12 23 20
6 AS Monaco AS Monaco 12 24 20
7 Lyon Lyon 12 18 20
8 Rennes Rennes 12 19 18
Tamamını Göster
15 Brest Brest 12 14 10
16 Nantes Nantes 12 11 10
17 Lorient Lorient 12 14 10
18 Auxerre Auxerre 12 7 7
O AV P
1 PSV Eindhoven PSV Eindhoven 12 40 31
2 Feyenoord Feyenoord 12 31 28
3 Alkmaar Alkmaar 12 25 24
4 Ajax Ajax 12 22 20
5 FC Utrecht FC Utrecht 12 22 19
6 FC Groningen FC Groningen 12 17 19
7 NEC Nijmegen NEC Nijmegen 12 29 18
8 FC Twente FC Twente 12 20 16
Tamamını Göster
15 PEC Zwolle PEC Zwolle 12 14 12
16 Excelsior Excelsior 12 11 10
17 Telstar Telstar 12 14 9
18 Heracles Heracles 12 17 9
SEO Paketleri